106-) 10 bin zikir yapmaktan kolay, 10 bin zikir yapmaktan daha sevaplı Kelimei Tevhid zikri.

“Ey Muaz! Günde kaç kere zikredebiliyorsun; günde onbin zikir yapabiliyor musun? Dikkat et, sana bir kaç kelime göstereceğim ki bunlar hem daha kolay, hem de onbinlerce (kelimeden) daha büyüktür:

Lâ ilahe illallahü adede kelimâtihi,

Lâ ilahe illallahü adede halkihî,

Lâ ilahe İllallahü zînete arşihî,

Lâ ilahe illallahü milee semavâtihî,

Lâ ilahe illallahü mislü zâlike maahü velhamdü  lillahi mislü zâlike maahü,

La yuhsihi melekun velâ gayruhu.”

(Meali: “Allah’ın kelimeleri adedince Lâ ilâhe illallah, yaratıkları adedince Lâ ilâhe illallah, arşın ağırlığınca Lâ ilahe illallah, semalar dolusu La ilahe illallah, bununla beraber bunların mislince la ilahe illallah, bunlarda beraber bunların mislince elhamdulillah, öyleki meleklerin veya başkalarının sayamayacağı kadar”.)

Kaynak:(Râmûzu’l-Ehâdîs, Hadîs  No: 6226)

ANASAYFA



ZİKİR


Sözlükteki manası anmak, hatırlamak, gaflet halinde ve ya unutma halinde olmamak demektir. Zikrullah yani Allah’ü Teâla’yı anmak dil, kalb,tefekkür vs. gibi yollarla olur. Allah’ü Teâla Al-i imran suresi 191. ayeti kerimesinde; “onlar (o akıl sahipleri) Allah’ı ayakta dururken, otururken, yan yatmakta iken her zaman her şekilde zikrederler” buyurulmuştur. Bir kudsi hadisde de “Ey Ademoğlu beni zikretmekle şükretmiş, beni unutmakla da küfretmiş olursun” buyrulmuştur. Peygamberimiz Efendimiz (sallallahu aleyhi vessellem) ümmetine şevkat gösterip Allah’ü Teâla’yı zikrin en üstün en zevkli şey olduğunu buyurmuştur. Nitekim bir hadisi şeriflerinde “Cennet bahçelerine uğradığınız zaman meyvelerinden istifade ediniz” buyurduğunda cennet bahçelerinin nereler olduğu soruldu. Peygamber (sallallahu aleyhi vessellem) Efendimiz, Allah’ı zikretmek için teşekkül eden halakalardır. ” buyurdu. Başka bir hadisi şeriflerinde: Altın ve gümüş bağışlamaktan, düşmanlarımın boyunlarını vurmaktan ve bütün güzel amellerden size daha hayırlı olan, derecenizi en yükseğe çıkaran Allh’ı zikirdir!” buyurmuştur. Zikrullah; kalbin temizleyicisi ve imanın alametidir.
Gerçekten nefsimize uymayıp Allah’ü Teâla’nın emirleri doğrultusunda hareket etmek istiyorsak ki, istediğimiz de odur, o zaman bunu ancak zikirle başarabiliriz. Peygamber (sallallahu aleyhi vessellem) Efendimiz, günde yetmiş kez “istiğfar” “estağfirulâhelaziym veetûbüileyh) dediği halde tevbesine tevbe gereken bizlerin kaç kez tevbe etmemizgerektiğini kendimiz hesap! edelim. Allah’ü Teâla bir kutsi hadiste “LÂ İLÂHE İLLALLAH” benim kalemdir” buyuruyor. Bizler de Allah’ü Teâlanın azabından kurtulup yine onun kalesine girmeye çalışalım. Allah’ım bizi o sağlam kalene dahil et. AMİN. Peygamberimiz (sallallahu aleyhi vessellem) “Yâ Muaz günde kaç defa Allah’ı zikrediyorsun? 10 bine defa LÂ İLÂHE İLLALLAH diyerek mi?
Bak sana bazı kelimeler öğreteyim, bu onbin defa demenden senin için daha kolaydır. Şöyle de, “LÂ İLÂHE İLLALLAHÜ adede kelimâtihi, LÂ İLÂHE İLLALLAHÜ adede halgıhî LÂ İLÂHE İLLALLAHÜ mil’e semâvâtihî, LÂ İLÂHE İLLALLAHÜ misle zâlike maahu”, velhamdülillahi misle zâlike maahû, “böyle dersen ne bir melek sevabını yazmaya takat getirebilir ne de bir başkası” buyurmuştur.
(Türkçesi: Allah’ın kelimeleri adedince Lâ ilâhe illallah, yarattıkları adedince Lâ ilâhe illallah, arşın ağırlığınca Lâ ilahe illallah, semalar dolusu La ilahe illallah, bununla beraber bunların mislince la ilahe illallah, bunlarda beraber bunların mislince el! hamdulillah”.)
Kâbeyi tavaf etmekte olan biri yanındaki adamın her adımda salavâtı şerife zikrettiğinin farkına varır. Onu uyarmak düşüncesiyle yanlış yaptığını ve her şavtın ayrı duâsı olduğunu söyler, adam ona “ben buraya babamla birlikte geliyordum, gece olduğu için konakladığmıız bir yerde babam öldü, babamın sûreti insan suretinden çıktı, sabah arkadaşlarıma bu babam diye nasıl söyleyeceğini düşünürken uyumuşum, uykum arasında birisi geldi” elini babamın üzerinde gezdirdi ve babam eski hâlinden daha güzel oldu. Ben kim olduğunu sormadan O Peygamberimiz (sallallahu aleyhi vessellem) olduğunu ! söyledi. “Senin baban fâsıktı, ama günde yüz defa salevatı şerife okurdu. Öldüğünü melekler bana haber verdiler öylece geldim?” buyurdu. “Sonra uyandım ki gerçekten rüyamdaki ibi babam düzelmiş. O günden sonra ben sürekli bunu okumaktayım.
Görülüyor ki” her zikir Allah’ü Teâlaya gidiş yollarından biridir. Bunlardan biri de “Allah” (cellecelaluhu) lafzıdır. Peygamberimiz (sallallahu aleyhi vessellem) Efendimiz: “Muhakkak ki Allah’ü Teâlanın 99 ismi vardır. Kim bunları ezberlerse Cennete girer.” buyurmuştur. Kişi nasıl yaşarsa öyle ölür.
Biz de hayatımızı zikirle idâme ettirelim ki bir hadis şerifte işâret edildiği gibi zikrin ıslaklığı ağzımızda kuramadan ölebilirsek inşallâhü – teâla o zaman imanımızla gitmiş olalım. Allah’ü Teâla öyle ölenlerden eylesin. Dünya ve ahirette huzur verip cehennem azabından korusun… Amin.
Zikir, kelime anlamıyla hatırlamak anmak demektir. Zikir, mârifet yolunun esası, ibâdetin özü, imanın alâmeti ve Allah’ü Teâlanın kapısını çalmaktır. Zikir, ruh ve kalbi nurlandırır, gönlü her pislikten temizler, gafletten uzaklaştırır ve basiret kazandırır. Zikir islâmın şartlarındandır, buna dair bazı âyeti kerimeleri şöyle sıralayabiliriz: “Ey iman edenler, Allah’ı çok çok zikrediniz ve O’nu abah akşam tesbih ediniz.”
(Ahzab suresi 41-42) “Hem Rabbinin ismini zikret, he mde her şeyden kesilerek O’na ihlas ile ibâdet et.” (Müzemmil suresi 8. ayet)
“Kim Rahman’ın zikrinden göz yumarsa, biz ona şeytanı musallat ederiz. Artık o, ona arkadaştır.” (Zuhruf suresi 16) “Öyleleri var ki, ticaret ve alış-veriş Allah’ı zikretemekten onları geri bırakmaz.” (Nur suresi 37) “Namazı dosdoğru kıl, zira namaz, kötü ve yasaklanmış şeylerden alıkor.
Elbette Allah4ı zikir en üstündür?” (Taha 124) “Onlar (o akıl sahipleri) Allah’ı, ayakta dururken, otururken ve yan yatakta iken de zikrederler.”
(Ali İmran 191) Daha bir çok âyeti celile ile anlatılan ve emir buyurulan zikir, kudsi hadislerinde şöyle buyruldu: “Ey Âdemoğlu Ben kulumun zanınnda, kendimleyim. Halbuki beni andığı an onunlayım. Beni tek başına zikrederse, onu zatımda rahmetimle anarım.
Beni bir toplulukta anarsa, ben de onu daha hayırlı bir toplulukta anarım. Ey Âdemoğlu, beni ancak ben de onu daha hayırlı bir toplulukta anarım. Ey Âdemoğlu, beni ancak benden başkasını unutan zikreder. Başkasını unutarak beni zikret ki, aradaki perdeyi açarak seniarayım.
Beni dilinle an ki, seni rızamla anayım. Beni kalbinle an ki, seni bana kavuşturmakla anayım. Beni küçülerek anki, seni üstün kılarak anayım.
Beni bollukta an ki, seni darlıkta anayım. Beni mücadele ile an ki, seni müşahede ile anayım. Beni kulca an ki, seni Rab’ca anayım.
Beni fena ile an ki, seni beka ile anayım.

ZİKRİN FAYDALARI
İbn Kayyımul-Cevzi Elvabilüssayb isimli eserinde zikrin şüsreh fazla faydasından bahsediyor. Bunlardan bazıları şöyledir. 

1. Zikir, şeytanı yanından uzaklaştırır ve Allah’ü Teâlanın hoşnutluğunu kazandırır.
2. Kâlbinden gam ve tasayı giderir.
3. Kâlben ferah, sevinç ve rahatlık bahşeder.
4. Kâlbi ve yüzü nurlandırır.
5. Bedeni ve kâlbi güçlendirir.
6. Zikir, islamın ruhu olan sevgi ve muhabbeti temin eder. O kurtuluş ve saadetin kaynağıdır. Allah’ü Teâla her şey için bir sebep yaratmıştır, sevginin husulüne sebep de zikirdir. Her kim Allah’ü Teânın sevgisine nâil olmak isterse zikre devam etmelidir.
7. Zikir, murakabeyi (kalbi kötü şeylerden koruma) temin eder, ihsan kapısının açılmasına vesile olur.
8. Allah’ü Teâla’ya kurbiyeti (yakınlığı) sağlar, mârifet kapılarından en büyüğü o sayede açılır. Bu derecedeki kişi, sanki Allah’ü Teâlayı görüyormuş gibi ibâdet etme seviyesine ulaşır.
9. Zikir kalbin hayatiyeti için, balığın suya duyduğu ihtiyaç gibidir.
10. Zikir, kalbicilalandırır. Her şey paslanabilir; kalbin pası gaflet ve hevadır, cilası ise, zikir tevbe ve istiğfardır.
11. Zikir, hatalarıönler, hatta giderir, yok eder. Çünkü zikir iyiliklerin en büyüğüdür, iyilikler ise kötülükleri ortadan kaldırır.
12. Zikreden kimse, zikrettiği varlığa yaklaşır, hatta onunla berâber olur. Bu hususi bir beraberliktir. Velâyet, muhabbet, nusret ve tevfik ve suretle gerçekleşir.
13. Zikir, kâlbin şifâ ve ilacı, gaflet ise marazıdır.Kâlbler umumiyetle hastadır, onun deası ve şifa bulması Allahü Teâlayı zikirdir.
14. Zikir cehennem ile kul arasında bir perdedir.
15. Zikir, dilin gıybet, yalan vs. gibi batıl ve haram şeylerle meşguliyetini önler.
16. Allah’ü Teâla’nın memnuniyet ve rızâsına sebep olur.
17. Rızkı celbeder. (Zikir, zikreden kişiye rızkı çeker.)
18. Zikir, zikreden kişiye vakar ve sevimlilik kazandırır.
19. İnsanda Allah (cellecelaluhu) sevgisini çoğaltır. Sevgi ise islamın ruhu, dinin özü ve mutlulukla kurtuluşa vasıtadır. Bir kimse Allah sevgisine ulaşmak isterse Allah’ü Teâlayı da zikretmeyi çok istemelidir. Okumak ve tekrarlamak nasıl ilmin kapısı ise, Allah’ü Teâla’yı zikretmekte onun sevgisini kapısıdır.
20. Kişinin Allah’ü Teâla’ya yönelmesini sağlar ve gitgide her konuda Allah’ü Teâla onun için bir sığınak, barınak haline gelir. Her felakette kişi Allah’ü Teâlaya yönelir.
21. Allah’ü Teâlaya yakınlık meydana getirir. Zikir ne kadar çoğaltılırsa Allah’a yakınlık da o kadar artar. Zikirden gâfil olup ne kadar ondan uzak durulursa Allah’ü Teâla’dan da o kadar uzaklaşılmış olur.
22. Allah’ü Teâla’yı tanımanın kapısı zikir ile açılır.
23. Allah’ü Teâla’nın azamet ve büyüklüğü kâlp zikir ile meydana gelirk, ve zikir gönülde huzur sağlar.
24. Zikir, zikreden kişinin Allah (cellecelaluhu) katında anılmasını sağlar. Nitekim Kur’an-ı Kerim’de “Siz beni zikredin ki bende sizi zikredeyim” buyurulmuştur. Bir kudsi hadiste de, “Kim beni içinde zikrederse ben de onu içinde zikrederim” buyurulmuştur.
25. Zikir, kalbi diri kılar. Hafız İbni Teymiye şöyle diyor: Balık için su ne ise, kâlb için de zikir odur.
26. Kalb ve ruhun gıdasıdır.
27. Kulun Allah’ü Teâladan uzak kalışını ve yabiniliği giderir, çünkü gâfil kulun kalbinde Allah’ü Teâlaya karşı bir yabanilik olur, bu da zikir ile giderilir.
28. Kulun yaptığı zikirler o kulu arşın dört bir tarafında zikreder (onun adını söyler.)
29. Kul rahat ve huzur içinde iken Allah’ü Teâla’yı zikrederse, Allah’ü Teâla da sıkıntı ve felaketli anlarında o kulu zikreder (anar).
30. Zikir Allah’ü Teâla’nın azabından kurtuluş demektir.
31. Sekine (huzur ve saadet) ile ilâhi rahmetin zikreden üzerine inmesine sebep olur. Zikreden kişiye melekler çevreler.
32. Zikir sayesinde dil gıybetten, yalandan, çirkin sözlerden, manasız gevezeliklerde nkurtulur. Zikirle bu tip kötülüklerden insanın korunduğu tecrübe ve müşahedelerle sâbittir. Nitekim dili Allah’ü Teâlanın zikrine alışık olmayan kimselerde her çeşit lüzumsuz gevezelikler yapmaya alışıktır.
33. Zikir meclisleri meleklerin meclisleridir. Gâfillikler ve gevezeliklerle dolu lüzumsuz konuşmaların yapıldığı meclisler de şeyten meclisleridir.
34. Zikir sâyesinde hem zikreden hem de onun yanında bulunan huzur duyar. Malayani sohbetlerin edildiği meclislerde bulunanlar da huzursuz ve bedbaht olur.
35. Zikreden kıyâmet günü pişmanlık duymayacaktır. Nitekim hadisi şerifte “Allah’ın hiç anılmadığı meclislerde bulunanlar kıyamet gününde pişmanlık duyacaklar” buyurulmuştur.
36. Tek başına zikrederken göz yaşı döken, kıyamet gibi herkes sıcak ve vahşetten dolayı feryad ederken arşın gölgesinde emniyette olacak.
37. Zikir en kolay ibaret olduğu gibi, bütün ibâdetlerden de üstündür.
38. Allah’ü Teâla’yı zikir cenneti fidanlarından bir fidandır.
39. Zikredene vâdedilen mükâfât ve sevaplar hiçbir ibâdette verilmemiştir. Nitekim bir hadisi şerifte şöyle buyuruluyor? “Kim bir günde yüz kere ‘lâ ilâhe illallahü vahdehu lâ şerike lehu, lehul mülkü ve lehül hamdü ve hüve ala külli şey’in kadir’ derse on köle azad etmiş sevabını erer, yüz adet sevap kazanır, yüz adet günahı da silinir, akşama kadar şeytandan korunmuş olur, başka bir kimse ondan üstün olmaz, ondan daha çok fazla güzel amel eden hariç.” Daha nice hadisler var ki onlardan zikrin en üstün olduğu anlaşılıyor.
40. Zikir, tasavvufun özü ve ruhudur. Bütün tarikatlarda yaygındır. Kimin için zikir kapısı açılırsa onun için Allah’ü Teâla’nın rızasına ulaşıncaya kadar bütün kapılar açılmış demektir. Buna ulaşan kmise ise ne isterse elde eder. Çünkü Allah katında hiçbir şeyin kıtlığı yoktur.
41. İnsanoğlunun kalbinde Allah’ın zikrinden başka hiçbir şeyin yerleşemeyeceği bir bölge vardır. Zikir kâlbe hâkim olunca sadece zikredenin kâlbindeki o bölgeyi kaplamakla kalmaz. Etrafında adamları, saltanatı, malı mülkü olmadığı hâlde diğer insanlar karşısında şahsiyetli ve vakarlı kılar. Ülkesi olmadığı halde onu sultan eder. Zikir ve ruhaniyeti olmayan kişi ise saltanatına, emrindeki adamlarına rağmen sefil ve değersizdir.
42. Zikir, insan kalbini gaflet uykusundan uyandırır. Zira kâlb uyduğu müddetçe menfaatlerini kaybetmeye devam eder.
43. Zikir, zikreden kimseyi, zikrettiğine (Allah’a) yaklaştırır. Nitekim Kur’an-ı Kerim’de “Şüphesiz Allah takva sahipleriyle beraberdir” buyurulmuştur. Yine bir kudsi hadiste bildirildiği gibi Allah (cellecelaluhu): “Beni zikrettiği sürece ben kulumla berâberim” buyurmaktadır.
44. Zikir, kölelerin azad edilmesine denk ve eşittir. Mal ve mülkler sarfetmeye denktir. Allah (cellecelaluhu) yolunda cihad etmeye denktir.
45. Kalbin kasvetli katı bir yeri vardır, zikirden başka hiçbir şey orayı yumuşatamaz.
46. Zikir kalbe şifa veren bir devadır.
47. Zikir Allah (cellecelaluhu) dostluğunun bir temelidir, zikirden gafil olmak da O’na düşmanlığın temelidir.
48. Hiçbir şey Allah’ü Teâ’yı zikretmek kadar nimet ve rızıkları celbetez, Allah’ın (cellecelaluhu) azabını da defetmez.
49. Zikredenler üzerinde Allah’ü Teâlanın rahmeti iner. Meleklerin duası erişir.
50. Allah’ü Teâla melekler yanında zikreden kullarıyla övünür.
51. Zikre devam eden cennete gülerek girecektir.
52. Bütün ameller Allah’ü Teâlayı zikretmek üzere ayarlamıştır.
53. Zikirden dolayı cennette bir köşk inşa edilir. 

Allahım! Kalbi ve ruhu ile zikredenlerden ve zikrin faydasını görenler eyle. (amin)

Kaynak: Muammer Ersoy http://www.karaca.de/turk/lugat/Z/41.htm

ANASAYFA

Bu yazı Recent Posts içinde yayınlandı. Kalıcı bağlantıyı yer imlerinize ekleyin.

5 Responses to 106-) 10 bin zikir yapmaktan kolay, 10 bin zikir yapmaktan daha sevaplı Kelimei Tevhid zikri.

  1. ömer dedi ki:

    Sizlerden ALLAH razı olsun Teşekkürler ediyorum

  2. omer dedi ki:

    ALLAH SIZLERDEN RAZI OLSUN .TESEKURLER EDIYORUM.

  3. omer mert dedi ki:

    Sizleri seviyorum bu bilgiler cok guzel ALLAHIM sizlerden razi olsun insallah

  4. Anonim dedi ki:

    Allah Razı Olsun.

  5. ACİZ KUL dedi ki:

    selamün aleyküm çok büyük bir hazıne bence bu hadis. emegi geçenlerden ALLAH RAZI OLUSUN.

Yorum bırakın